Casper D300 Klavye & Mouse Seti

Aslında tam bir 'klavye-mouse manyağı' değilim. Eski setim, çocukların bir "su saldırısı" sırasında kurban gitmişti ve acilen yeni bir şeye ihtiyacım vardı. Bütçem de çok esnek değildi. İnternette biraz araştırırken, Casper D300 Klavye & Mouse Seti'ne denk geldim. Marka olarak Casper'ı daha çok bilgisayarlardan tanıyordum, klavye-mouse konusunda nasıl olur diye merak ettim doğrusu. Fiyatı makul görünüyordu ve en önemlisi kablosuzdu. Masamda fazla kablo görmekten nefret ediyorum, her şey birbirine dolanıyor sanki.

Kullanıma Hazırlık

Kutu geldiğinde içinden çıkanlar basitti: siyah renkli klavye, fare, küçük bir USB alıcısı ve... talimatlar? Neredeyse yok denecek kadar azdı. Aslında bu beni korkuttu biraz. "Ya tak çalıştır değilse?" diye düşündüm. Ama dedikleri gibi oldu, USB'yi bilgisayarıma taktım, pilleri yerleştirdim (evet, piller dahil değilmiş, onları ayrıca aldım) ve çalışmaya başladı. Fare üzerindeki bağlantı tuşuna falan da basmama gerek kalmadı, kendisi otomatik eşleşti. Bu kısım gerçekten sorunsuzdu. Klavyenin tuşlarına ilk dokunduğumda hissettirdiği şey... plastikti tabii ki. Çok lüks veya ağır bir his beklemiyordum zaten. Ama tuşların üzerindeki yazıların kalitesi iyi görünüyor, silinir mi diye endişelendim ama şimdilik bir sorun yok.

Klavyenin en sevdiğim özelliği sessizliği oldu. Gece geç saatlerde bir şeyler yazarken o 'tak tak' sesleriyle evdekileri uyandırmak istemiyorsunuz. Bu set gerçekten çok sessiz. Fare tıklamaları da öyle, neredeyse hiç ses çıkarmıyor. Bir de multimedya tuşları var klavyede; ses açma kapama, müzik durdurma/başlatma gibi. Onlar da hayat kurtarıcı oldu açıkçası, sürekli ekranın köşesine farenle gidip tıklamaktan kurtuldum.

Dayanıklılık Testi (Yani Yanlış Tuşa Basma Hikayem)

İşte buraya dikkat! İkinci haftamdı sanırım, sabahın köründe kahvemi alıp masaya oturdum. Gözlerim tam açılmamıştı ve klavyenin sağ üst köşesindeki "Güç" tuşuna elim kaydı ve bastım! Klavye anında kapandı. Fare hala çalışıyordu ama klavye tepki vermiyordu. İlk anda "Eyvah bozuldu!" diye panikledim tabii ki. Sonra aynı tuşa tekrar basmayı denedim ve geri açıldı. Meğerse o tuş klavyeyi uyku moduna almak içinmiş ve ben farkında olmadan kapatmışım. Bu aslında biraz sinir bozucu bir tasarım hatası bence, o kadar kolay basılacak bir yerde olmamalı ya da biraz daha "gömülü" olmalı. Neyse ki sorun büyük değildi ama siz siz olun, o tuşa dikkat edin!

Farenin 3 farklı DPI ayarı var (800-1200-1600). Ben genelde orta ayarda kullanıyorum, ekranda fare imleci gayet akışlı hareket ediyor, takılma veya atlama yaşamadım henüz. Kullanım alanının 10 metre olduğu söyleniyor; ben televizyon karşısında kanal gezmek için kullandım birkaç kez ve gerçekten sorunsuz çalıştı, sinyal kesilmesi olmadı.

Eksik Bulduğum Noktalar

• Tuşa Basma Hissiyatı: Klavye mekanik değil ve biraz "yumuşak" kalabiliyor. Uzun süre yazı yazacaksanız parmaklarınız alışana kadar biraz garip gelebilir.
• Aydınlatma Yok: Klavyede veya farede arka ışık yok. Karanlık ortamlarda kullanmak biraz zor olabiliyor, tuşları görmek için ışığı açmanız gerekecek.
• O Güç Tuşu! Dediğim gibi, çok kolay yanlışlıkla basılabilen bir konumda.
• Piller Dahil Değil: Bu tür setlerde genelde piller veriliyor ama burada yoktu, ayrıca almak zorunda kaldım.

Son Söz: Tavsiye Eder miyim?

Casper D300 setini iki haftadır her gün iş için ve ara sıra ev eğlencesi için kullanıyorum. Verdiğim paraya kesinlikle değdi diyebilirim. Özellikle ofis ortamında veya evde sade temel ihtiyaçlar için harika bir seçenek.

Kim Almalı?: Bütçesi sınırlı olan, kablo karmaşıklığından uzak durmak isteyen, sessiz bir klavye-fare arayan ve oyun oynamak gibi özel ihtiyaçları olmayan kullanıcılara hitap ediyor.

Kim Almamalı?: Oyun oynamak isteyenler (aynı anda birden fazla tuşa basma desteği yok), mekanik klavye hissiyatını sevenler veya karanlıkta rahat çalışmak isteyenler (aydınlatma olmadığı için) bu setten memnun kalmayabilir.

Genel olarak Klavye & Mouse arayışında olup da kararsız kalan biri için Casper D300 dengeli ve problemsiz bir tercih olacaktır bence. En azından ben şimdilik "yanlış tuşa bastım kapandı" komedisi dışında hiç pişman değilim!